“Cömert; Eli açık, ikramcı, kerem sahibi kişiye denir.”
Cömertlik; insanın, sahip olduğu imkânlardan, muhtaçlara meşrû ölçüler dahilinde, ve Allah rızasından başka hiç bir gaye gütmeden, ihsan ve yardımda bulunmasını sağlayan üstün bir ahlâk kuralıdır.
Sıralanan şartlar altında, İslam âlimleri cömertliği şöyle derecelendirirler:
Sehâvet: Malının bir kısmını dağıtarak yapılan cömertlik. Bu, cömertliğin asgarî derecesi olarak kabul edilir. Zekât vermek gibi.
Cûd: Malının çoğunu dağıtıp, geriye azını bırakarak yapılan cömertlik. Hz. Ebû Bekir’in çoğu zaman cihat için yaptığı yardım gibi.
Îsâr: Kendi için gerekli olan bir şeyi, zarar ve sıkıntılara katlanarak kendisi kullanma yerine, başkalarının istifadesine sunmak sureti ile yapılan cömertlik. Bunun Asr-ı Saadet’teki misâli; Medineli Müslümanların (Ensar), Mekkeli Muhacirleri şehirlerine davet edip onları her şeylerine ortak ederekAllah Teâlâ’nın takdirini kazanmalarıdır. (bk. Haşr, 59/5) Bir başka örnek de Hz. Ebû Bekir’in Hicret esnasında mağarada hayatını tehlikeye atarak canını, sevdiği Hz. Peygamber için feda etmesidir. (Tevbe, 9/40)
Cömertlikle ile ilgili ayet ,hadis ve kelamı kibar olan bazı sözler şunlardır:
- ‘Resulullah (asm) bize ikindi namazı kıldırmış idi. (Selam verince) acele ile cemaati yarıp evine girdi. Halk onun bu telaşesinde hayrete düşmüştü. Ancak geri dönmesi gecikmedi. Gelince, (halkın merakını yüzlerinden anlayan Hz. Peygamber şu açıklamayı yaptı):
‘Yanımda kalan bir kısım altın vardı (namazda) onu hatırladım. Beni alıkoyacağından korktum ve hemen gidip dağıttım.’ (Buhari, Nesai)
- Bir gün, bir adam, Rasûl-i Ekrem (S.A.V.) mer’ada otlayan keçilerini sayarken gelmiş ve bir kaç keçi istemişti. Rasûl-i Ekrem de ona bütün sürüyü vermişti. Adam sürüyü kabilesine götürdüğünde:
-Hepiniz Müslüman olunuz, Muhammed (S.A.V) o kadar cömert ki, fakirlikten hiç korkmuyor, demişti.
- Cömert olmak insanın manevi temizliği ve onun için uhrevi alemde bir kazançtır.
Allah cc insanlardan cömert olan kişileri sever ve bir ayetinde şöyle buyurur;’Temizlenmek için malını hayra veren muttaki (Allaha karşı gelmekten en çok sakınan) kimse o ateşten uzak tutulacaktır (Leyl süresi, 17-18). - Câbir b. Abdullah şöyle derdi:
‘Rasûlullah (s.a.s.) kendisinden herhangi bir şey istendiğinde, asla, ‘hayır’ dememiştir.’ (Y. Kandehlevî, Hayâtü’s-Sahâbe, III, 1181)
Bakın peygamberimiz bir hadisi şeriflerinde ‘Peygamberimiz: “Cömert kişi, Allah’a yakındır. Cennete yakındır. İnsanlara yakındır. Cehennem ateşinden uzaktır! Cimri kişi, Allah’tan uzaktır. Cennetten uzaktır. İnsanlardan uzaktır. Cehennem ateşine yakındır!”
Bu hadisi şerif cömertliğin ne kadar önemli ve bizler için hem Ahirette hemde Dünya hayatında Fayda ve sağlayan bir haslet olduğunu vurgulamaktadır.
‘Sizden birinize ölüm (alâmetleri) gelip de : ‘Ey Rabbim, beni yakın bir zamana kadar geciktirsen de, sadaka versem ve salihlerden olsam’ demeden önce size, rızık olarak verdiğimiz şeylerden (Allah yolunda) harcayın’ (Münâfikün, 63/10)
Cömert insan verdikçe Allah da ona verir (Sebe, 34/39)
Cömert, nasihat vermekle yetinmeyip yardım eder. (Vauvenargues)
Gerçek cömertlik, insanlara hiçbir zaman bilmeyecekleri bir iyilik yapmaktır. (Frank A.Clark)
Cömertlik israf ile cimrilik arasındadır. (İmam-ı Gazali)
Bizleri Cömert insanlardan Kazandıklarını Allah yolunda vermeyi Allaha yakın olmayı ve salih insanlardan olmayı nasip etsin.Cimri olmaktan uzak ve cehennem ateşinden bizleri sakındırsın.